Fenerbahçe,zor da olsa Türkiye Kupası 2.maçında galibiyet ile ayrılarak grupta önemli bir avantaj elde etti.Ancak oynanan futbol gene düşündürücü.
Açıkcası çok uzun tutmayacağım bu yazıyı.Çünkü hep aynı şeyler.Zaten as kadrodan da önemli oyuncuların eksik olduğu takımda özellikle hücum anlamında gene problemler vardı.Ne yazık ki bu kadro yapısı ve oyun planında ayağa hakim olmayan oyuncular olmadığı için Fenerbahçe topu yana,geriye ya da boş yere çeviriyo.Çünkü pas temposu çok düşük ve ağır.Bu yüzden rakibin dengesinin bozulması çok zor.Zaten 1461 Trabzon olabildiğince mücadele ederek aradaki güç farkını kapamaya ve çalıştı.
Özellikle 1461 Trabzon neredeyse golü buluyordu ve gene korner dönüşü hızlı ataktan pozisyon yedi.Stoch topu kaptırılmaması gereken bir bölgede kaptırmış olabilir.Ancak devamında sadece Salih'in kovalaması,bu takımın teknik ve taktik anlamda ciddi sorunlar olduğunu gösterir.Zaten kornerlerden sonra hızlı atak yemek Fenerbahçe'nin hep problemi.
Bunun dışında ise Semih,Gökhan,Stoch hücum anlamınd farkı yarattılar.Özellikle Semih oyuna girdikten sonra pivot santrafor özelliklerini çok iyi kullandı ve güzel de bir gol attı.Onun dışında ise Mert'in kritik kurtarışı ve Kuyt'un bitirciliği kazanmada etkili faktörler oldu.
Fenerbahçe'ye baktığımızda goller hep bireysel çabalar,duran top yani ekstra işlerden geldi.Lig,Avrupa ve Türkiye Kupası maçları her zaman böyle gitmeyecekti ve özellikle zorlu maçlarda bazı futbolcuların bireysel yaptığı işlerin de fayda etmediğini gördük.Çünkü tempo çok düşük ve bu tarz oyuncularla da topu hızlı çevirip gol atmak çok zor.Tabi Aykut Kocaman hızlı bir tempo istiyodu.Fakat bu isteği yaptıklarıyla çok ters düşüyor.Özellikle Stoch,Semih ve Salih fark yaratan isimler oldu.Özellikle Salih farklı bir oyuncu ve yetenekte olduğunu gene ispatladı.
Not:Bu arada bazı yazıları geç yazıyorum.Ancak bilgisayardan kaynaklı bir durum ve bunu düzelteceğim ya da duruma göre yazılara ara vereceğim.
15 Ocak 2013 Salı
13 Ocak 2013 Pazar
Fenerbahçe ve İlk Yarı Değerlendirmesi
Ligin ilk yarısında Fenerbahçe'ye baktığımız zaman
Avrupa'da bir üst tura yükseldi.Türkiye Kupası'nda ise ilk maçını kazandı ve
bugün ikinci maçına çıkacak.Ligde ise liderin altı puan gerisinde.Böyle
bakıldığı zaman Fenerbahçe'nin durumu iyi gibi gözükse de gerçekte ne yazık ki
Fenerbahçe'nin teknik,taktik,kadro ve yönetim anlamında bir çok sorun ile karşı
karşıya ve diğer sezonlar ile karşılaştırdığımız zaman tam bir hayal
kırıklığı konusu.
İlk olarak kaybedilen oyuncular.Kişisel meselelerin
gereksiz yere uzadığı zaman neler olabileceğini gördük.Emre gibi oyunun iki
yönünü kusursuz oynayan bir oyuncu.Alex gibi topa hükmeden,basit oynayan ve ne
yapması gerektiğini bilen inanılmaz bir futbol görüşü olan üstün bir yetenek.Siz
eğer bu oyuncuları durduk yere kaybedip yerlerini doldurmazsanız her maçta az
hücum etmeye mahkum olursunuz.Özellikle Alex,zaman zaman dinlendirilerek çok
rahat oynatılabilirdi.Ancak ne yazık ki yönetim ve Aykut Kocaman bu krizi
yönetmeyi beceremediler ve egolarına yenik düştüler.Nitekim bu durum Emre için
de oldu.Halbuki bizim elimizde Kuyt,Krasiç,Meireles ve Sow gibi adamlar varken
bunların Emre ve Alex gibi adamlarla oynaması bizim oyunun her iki yönünde çok
kuvvetli bir takım olmamızı sağlardı.Özellikle rakip takım oyun kurarken orta
sahada Meireles-Topal-Emre gibi üçlüye Kuyt ve Sow'un eşlik ettiğini düşünün ve
nasıl bir takım olabileceğimizi hayal edin.Ama ne yazık egolar ön plana çıktı
ve Fenerbahçe diğer senelere nazaran daha düz ve kısır bir takım haline geldi.
İkinci olarak en son oynanan Karabük maçı zaten her
şeyi anlatıyor.Farklı bir planı olmayan Aykut Kocaman sayesinde artık
rakiplerin bizi ezberlediğini gördük.Üstelik kendi stamızda bile rakip gelip
bize üç tane gol atabiliyor.Çünkü artık rakip nasıl oynaması gerektiğini
biliyor.Orta sahayı kalabalık tut,topu aldığında basit oyna.Hızlı ataklar
konusunda yoğunlaş ve oyuncu kadronu buna göre kur.Zaman zaman da önde
basıp,biraz da sert oynayıp Fener'i yen.Bu kadar basit.Çünkü,Aykut Kocaman'ın
kurduğu bu kadro yapısı ve oyun görüşü sayesinde hep rakibi düşünüyoruz ve
rakibin oyuncularına önlem alıyoruz.Halbuki bunun tam tersi olması gerekir.Biz
rakibin oyuncularına önlem almak zorunda değiliz.Onlar bize önlem almak
zorunda.İki sezon önce şampiyon olurken aynı rakip bize önlem almaktan top
oynayamamıştı.Tabi bu o zamanlarda oyuncu kalitesi ve özellikle Alex,Emre,Niang
kısacası bütün oyuncuların inanılmaz bir oyunu vardı ve dolayısı ile Aykut
Kocaman da bu kadar müdahale edemiyordu.
Bir diğer konu da kaybedilen genç oyuncular.Yani
Özgür Çek ve Okan Alkan.Aykut Kocaman'ın bu oyuncuların biletini sadece bir
maçta kesmesi akıl karı bir iş değil.Oynatmadığım için kendimi kötü
hissediyordum dediği Özgür Çek'i bir maçta kesmek ve işini bitirmek nasıl bir
hocalıktır?Zaten şimdi sıra iki sezondur oldukça iyi oynayan ve hatta kendini
de biraz geliştiren Stoch'ta.Stoch daha yaş olarak bakarsak genç bir
oyuncu.Aykut Kocaman’ın konuşarak halletmesi gerekirken gene o saçma işlerine
devam ediyor.Bu konularda çok sert olan Fatih Terim bile Melo-Riera
kavgasında ılımlı bir şekilde halletti.Ancak ne yazık ki Aykut Kocaman
hiç bu yöntemlere başvurmayı denemiyor bile.Nasıl olsa yönetim de
arkasında.Semih Şentürk ve Serdar Kesimal gibi oyuncuların özellikle de Semih
gibi her zaman lazım oyuncuların küstürülmesi konusuna girmek istemiyorum
bile.Bilen biliyor artık zaten.
Tabi bunun sonucunda kötü sonuçlar ile birlikte
taraftar da kendi arasında bölünmeye başladı.Özellikle Aziz Yıldırım'dan da
gelen yanlış açıklamalar bu olayları tetikledi.Açıkcası bakıldığı zaman
Fenerbahçe'nin düzelmesi için bir çok şey gerekecek.En başta takımın özellikle
psikolojik anlamda toparlanıp,özellikle oyuncuların bireysel anlamda sorumluk
alıp en azından bu krizi atlatması çok iyi olur.Çünkü kötü sonuçların devamı
bir çok olumsuz duruma neden olur.Bir diğer durum da Aykut Kocaman'ın istifa
edip tekrar dönmesi ve gelişen olaylar gerçekten mantıksız ve tutarsız.Açıkcası
yönetim ve Aykut Kocaman böyle devam ederse,değişmeleri ve klubün yapısına
uyacak kişilerin getirilmesi daha iyi olur.Oyuncu kadrosunda ise kesinlikle
ayağa top yapan ve oyunun her iki yönünü oynayan oyuncuların kesinlikle gelmesi
gerekir.Cristian'ı Alex bölgesinde oynatmak zaten başlı başına bu takıma
transfer gerektiğinin bir göstergesidir.Özellikle yönetimin Şampiyonlar Ligi
mücadelesini kaybettiğimiz zaman çıkıp hala transfer yapacağız demesi ve ligin
ilk yarısı bittiği halde bile şu an hala takviye yapmaması da açıkcası çok
düşündürücü.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)