5 Ekim 2012 Cuma

Borussia Mönchengladbach 2-4 Fenerbahçe



Alex'in ani bir şekilde takımdan ayrılması,son zamanlarda oynanan kötü futbol ve Kasımpaşa mağlubiyetinden sonra Fenerbahçe,üzerindeki baskıyı azaltması ve Avrupa'da gruptan çıkmak adına bu maçtan 3 puan ile dönmek zorundaydı.

Alex'in yokluğunda o bölgeye bazı maçlarda da olduğu gibi Baroni'ye şans veren Aykut Kocaman,defans dörtlüsünde Yobo yerine Bekir'i,öndeki üçlü pozisyonunda ise solda Caner,sağda Sow ortada Baroni ve en uçta topu tutma özelliği daha iyi olan Kuyt ile başladı.Nitekim zaman zaman Kuyt,Sow,Caner üçlüsü değişmeli oynadılar.


Maç başladığında Fenerbahçe yapması gerekeni yapıp baskı altında pas yapmakta zorluk çeken  Alman ekibine en uçta Kuyt ile başlayarak önde baskı uygulayan Fenerbahçe,Mönchengladbach'ın topu 10-15 dakikalık bir süre çıkarmasına izin vermeyip,üstüne Moussa Sow ile ceza sahası dışından bir şut bulup hem oyunu rakip alana yıkmayı başarmış,hem de büyük takım olduğunu hatırlamaya başlamıştı.Ancak 18.dakikada Alman ekibinin bulduğu ilk kanat hücumunda,Fenerbahçe defansının zaman zaman yaptığı adam paylaşımı hatası sonucu Hasan Ali'ye karşı boy avantajını kullanan De Jong ile öne geçti.Ancak Fenerbahçe tecrübeli bir takım olduğundan sabırlı pas oyunu ve önde baskıya devam ederek beraberlik golünü 25.dakikada Baroni'nin mükemmel duran top golü ile buldu.Bu golde Fenerbahçe'nin tehlikeli yerlerde faul alarak duran top avantajını kullanması ve golden önce Caner'in,Cristian'a pas atıcakmış gibi durup kaleciyi şaşırtması duran topların Fenerbahçe açısından ne kadar büyük bir silah olduğunu tekrar gösterdi.



İlerleyen dakikalarda özellikle Cristian'ın hem orta sahada rakip atakları Meireles ve Mehmet Topal ile karşılaması  hem de pas alışverişlerine katkıda bulunması ve bunun yanında Meireles ve Caner'in bu pas oyunlarına katkıda bulunmasıyla Fenerbahçe sabırlı oyununa devam etti ve 40.dakikada Meireles tipik üst dış vuruşunu kaleye yollayarak Fenerbahçe ilk yarıyı 2-1 önde kapadı.


İkinci yarıya Mönchengladbach orta sahadan Ring'i çıkartıp yerine forvet Hrgota'yı alarak 4-2-3-1'den 4-4-2 düzenine döndü ve ikinci yarıya daha riskli ve daha cesur başladı.İkinci yarının ilk bölümlerinde Alman ekibi biraz daha önde basarak ve cesur oynayarak ilk yarıda Fenerbahçe'nin yaptığını yapmaya başladılar.Bunun sonucunda ise rakibine bu bölümde Fenerbahçe iyi dirense de 59.dakikada Arangon'un karşı karşıya pozisyonu ve Gökhan'ın çizgiden çıkardığı pozisyon Fenerbahçe için rakibi beklemenin aslında tekrardan yanlış bir strateji olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.Çünkü Fenerbahçe bu tür deplasmanlarda hep sabırlı pas yaparak kazanan bir takım oldu ve rakibi beklemesi her an pozisyon vermesine neden olabilirdi ki 70.dakikada tekrardan pas yapmayı hatırlayan Fenerbahçe Mehmet Topal'ın topu Caner'e çok güzel çıkartması ve devamında Caner'in sol taraftan ortasını her zamanki gibi Dirk Kuyt takipçilik özelliği ile kaleye yollayarak 3-1 yaptı.Ancak 4 dakika sonra hücuma çıkarken yapılan top kaybı ve Gökhan'ın o anda yerini kaybetmesi sonucu dengesiz yakalanan Fenerbahçe savunmasına kademe hatası da eklenince gelen ortaya 61.dakikda Tolga Ciğerci'nin  yerine oyuna giren forvet De Camargo  boşta kalarak golü attı ve kırılan umutları tekrar yerine getirdi.Bu dakikadan sonra 78.dakikada Sow'un yerine kat edebilen ve topu tutabilen Krasic'i alan Fenerbahçe oyunun son bölümlerine tecrübesini sahaya yansıtarak sabırlı pas oyununa ve tekrardan önde basarak Alman ekibine ivme kazanması için zaman vermedi.87.dakikada Gökhan Gönül'ün baskısıyla topu orta sahadan alan Fenerbahçe Krasic ile başlayan kontra atak pozisyonunda Kuyt'un orta sahadan desteğe gelen Cristian'a  pasını vermesi ve Cristian'ın topu boş kaleye atması ile Fenerbahçe durumu 4-2 yaparak artık umutları kırmıştı.Fenerbahçe,uzun bir aradan sonra organize bir hızlı hücumla golü buldu.Bu psikolojik baskılara rağmen bu zorlu deplasmandan takımın oyun karakteri olan sabırlı pas oyununu verimli hücumlarla destekleyerek maçı kazanmıştı.


Açıkcası Fenerbahçe bu maçta büyük ve kaliteli oyunculardan kurulu olduğunu hatırlayarak karşısında teknik kapasitesi daha zayıf Alman ekibi karşısında istekli ve sabırlı bir oyun sergiledi.Ancak Alman ekibi de gerek ileride adını daha çok duyacağımız Xhaka,Tolga ve De Jong gibi oyuncuları ile zaman zaman iyi direndiklerini söyleyebiliriz.Fenerbahçe'de ise kaleci Volkan kaledeki sağlam duruşu ve rakibi her zaman şut atana kadar beklemesi ve açıyı anında kapatması belki de 59.dakikada beraberliği önledi.Defansta ise Bekir-Egemen yerine Yobo-Egemen ikilisi daha mantıklı olur.Çünkü özellikle Bekir zaman zaman oyun kurarken çok tedirgin olmakta ve bu topun rakip takıma geçmesi,hatta kimi zaman takımın net pozisyonlar ile karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır ve adam paylaşımında hala bu ikilide bazı sorunlar göze çarpmaktadır.Orta sahada ise bütün oyuncular başta son golde akıllı bir şekilde desteğe gelen Cristian olmak üzere hücum organizasyonlarında yardımlaşarak oynaması ve uzaktan topa vurma becerisi olan Meireles ve Cristian'ın  uzak mesafelerden gol bulması maçta fark yarattı.İlerde ise Caner hem ilerde hem defansta çok çalıştı.Nitekim Sow ve Kuyt da takıma uyumlu  oynadı ve ileride önde basarak Alman ekibinin topu çevirmesine engel oldular.Ancak özellikle bazı final paslarında Fenerbahçe Alex gibi bir klası aramadı değil.Çünkü özellikle Kuyt zaman zaman bu pasları yapmaya gayret etse de   klas bir oyuncu olmadığından bu anlamda biraz problem yaşandı.Son olarak Fenerbahçe defansta adam ve alan paylaşımı problemini çözmesi gerekir.Çünkü daha yüksek seviyeli takımlara karşı oynarken bu problemler istenilen yerlere gelinmesine engel olur.


Sonuç olarak,Fenerbahçe bu zorlu deplasmdan 3 puanla çıkarak grupta Limassol maçları öncesi avantajlı bir konuma geçmiş oldu.Ayrıca,Fenerbahçe  oyuncuları ve teknik kadro şunu bilmelidir ki;bu kadro her zaman pas yaparak sonuca vardı ve oyunun temposunu topu  sahanın her alanında  çevirerek ayarladı.Bu yüzden Fenerbahçe her zaman pas yapmalı ve rakibi beklememelidir.


Borussia Mönchengladbach 2-4 Fenerbahçe
Stat: Borussia-Park
Hakemler: Fernando Teixeira Vitienes, Roberto Alonso Fernandez, Manuel Angel Torre Cimiano (İspanya)
Borussia Mönchengladbach: Stegen, Daems, Brouwers, Ring (Dk. 46 Hrgota), Tolga Ciğerci (Dk. 62 Camargo), Jong, Marx, Nordtveit, Arango, Xhaka (Dk. 87 Mlapa), Stranzl 
Fenerbahçe: Volkan, Gökhan, Egemen, Caner, Bekir, Hasan Ali, Cristian, Mehmet Topal, Meireles, Kuyt (Dk. 90 Selçuk), Sow (Dk. 78 Krasic) 
Goller: Dk. 18 Jong, Dk. 74 Camargo (Borussia Mönchengladbach), Dk. 25 ve Dk. 87 Cristian, Dk. 40 Meireles, Dk. 71 Kuyt (Fenerbahçe) 
Sarı kartlar: Dk. 78 Marx, Dk. 79 Jong (Borussia Mönchengladbach), Dk. 29 Gökhan Gönül, Dk. 32 Egemen, Dk. 75 Caner (Fenerbahçe)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder